|
Not: Bir yanıt gönderebilmek için kayıtlı olmalısınız. Kayıt olmak için, burayı tıklayın!
|
K O N U ı N C E L E M E |
inter_23 |
İletim - 15/02/2011 : 20:13:29 Bir kaç yazıdır hep mitolojiden, efsanelerden ve tarih öncesi metinlerden bahsediyorduk. Bugünde gelenği bozmayarak bir kaç yıl önce beyaz perdeye taşınan bir efsaneden söz etmek istedik; Truva..
Anadolu.. Bir çok medeniyete beşiklik etti. Bir çok medeniyeti barındır. Antik Yunan, Makedonyalı İskender, Roma, Pers, Bizans, Selçuklu, Osmanlı gibi bir çok devlet geldi geçti buralardan.. Ama en çok merak uyandıran tarih öncesi devirler oldu. Yani antik Yunanlıların yarattığı efsaneler, mitolojiler.. Herkesin ilgisini çekti koca Zeus, güzellik abidesi Afrodit..
Truva.. Kahramanların şehri. Bugün ki Kaz dağlarının eteklerinde kurulan efsanevi antik kent. İlk önce 1800'lü yıllarda arkeologlar tarafından keşfedilmiştir. Daha sonra burada yapılan kazılar sonucunda 9 tane farklı şehir izlerine rastlanmıştır. Yani aynı yere 9 kere şehir yıkılıp tekrar baştan kurulmuştur. 33 katmandan oluştuğuda bilinmektedir.
Truvayı ilk keşfeden arkeolog burada yüklü bir hazine bulmuştu. Bunu Yunanistan'a kaçırdı. Ancak II. Dünya savaşında Almanların eline geçmişti. Daha sonra Ruslar'ın Almanlar'ı işgalinden sonra hazine Rusyaya geçmiştir.
Truvalılar, Lidyalılar zamanına kadar Batı Anadoluya 505 yıl boyunca hüküm sürmüştür. Truvalılardan daha sonra İyonlar, Fenikeliler gibi devletler kurulmuştur, ancak Persler Anadolu'da birliği sağladıktan sonra bütün devletler tek bayrak altında birleşmiştir.
Bir gün Homeros bir destan yazmaya karar verir. Çok zor bir yapıt olacaktır. Düşünür, taşınır. Mitolojiye başvurur, efsanesini yaratmaya başlar. Bu destanın başlangıcında efsanevi Troya savaşı konu edilmiştir :
Helen..( Aslen Sparta'lıdır. ) Bu ne güzellik. Yüce Zeus! İnanamıyorum, gözlerimi alamıyorum. Böyle bir güzellik olamaz diyordu Paris.. Ama Helen evliydi. Hemde çok pis birisiyle. Paris Helen'i bir türlü ona yakıştıramadı. Güzel Helen ise kaderine mahkum bekliyordu geleceğini.. Paris bu evliliğin şerefine verilen gecede içilen içkilerden yaralanmak istedi. Herkes sarhoş oldu ve oldukları yere sızdılar. Paris Helen'e olan aşkını bir çırpıda anlattı, Helen çıldırmak üzereydi, çünkü Paris'e olan aşkı karşılıksız değildi.. Ama Helen Paris'ten büyüktü. Aralarında yaş farkı vardı. Aşk, seni gibi hınzır şey, senin elinden kim kaçabilir.
Paris artık Helen'i Truvaya getirmişti. Paris'in babası onu çok sevmekteydi. Helen kaçırılmıştı. Babasının sevgisi ağır bastı ve Helen'i Truvadan çıkartmadı..
Karısının kaçırıldığını öğrenen Yunan kral derhal Truvaya savaş ilan etti. Ve o güne kadar eşine az rastlanan büyük bir ordu kurdu. Truvaya ( Bugünki Çanakkale ) çıkartma yaptı. Ancak Truva o kadar büyüktü ki, o zamanda mancınık ya da ram (keçibaşı) henüz icat edilmemişti. Kalenin düşmesi çok zor gözüküyordu. Helen'in kocası Paris'e bir teklifte bulunur: -Bu kadar insan boşuna ölmemeli. -?! -Teke tek savaşmak istiyorum. -Bu olacak..
Bu tekliften sonra Paris ve rakibi karşı karşıya gelir. Ancak savaşa Tanrıça karışır. Afrodit, Paris'i kurtarır. Ve Helen'in kocasını öldürür. Bu olaya sinirlenen Yunan orduları komutanı Agammennon. Savaş emri verir. Paris büyük bir hızla surların arkasında gizlenirken, Yunan orduları Truva surlarına kadar gelir. Ancak Truva askerleri onları önceden karşılar. Efsanevi savaş kavmi olan Akalar, bir çok Truvayı öldürür. Ares, Afrodit ve Athena savaşa katılmıştır. Akalar ne kadar öldürürse öldürsünler bir türlü kale düşmez..
Truvanın yardımına Amazonlar ve Etiopya kralı da gelir böylelikle savaş gittikçe uzar. Yaklaşık 10 yıl sürdüğü söylenmektedir. Yunan topraklarının efsanevi savaşçısı Aşil (Akhilleus) bile bu savaşı bir türlü sonlandıramaz.
O ne? Hayır inanamıyorum. Olamaz! Bu olamaz! Zeussss!! Hektor.. ölmüştür. Aşil, Hektor'u öldürmüştür. Bu büyük bir moral bozukluğudur Truvalılar için. Ancak ne olursa olsun şehir düşmemiştir.
En sonunda meşhur savaş zekası ortaya çıkar. Truva atı. Yunan orduları büyük bir tahtadan at yaparlar. Ve ordularını sahilden çekmeye başlarlar. En azından öyle gösterirler. Buna inana Truvalılar hediyeyi kabul ederek, hiç bir kuvvetin açamadığı Truva'nın kapılarını sonuna kadar aralarlar. Aka ordusu o atın içerisindedir. İçeri giren Aka ordusu bütün şehri ele geçirir ve şehri yakar, yıkar. Aşil Paris'i öldürür. Ancak aşil tendonundan giren bir ok yüzünden o da orada ölür. Hektor'un tek oğlu da yağma sırasında öldürülmüştür.
Diye bitiyordu Homeros'un destanı.. Böyle anlatmıştı bu savaşı. O destan ne miydi? O desten İlyadaydı..
Dip Not : Tarihte ilk pantolon giyen kadın Helen'dir. ( Ölen kocası Paris'in pantolonunu giymiştir. )
Aşil kimdir? Truva nedir? Truva atı nedir? Truva nerdedir? Paris kimdir? Helen kimdir? Paris ne zaman ölmüştür? Hektor kimdir? Agammennon kimdir? Homeros'un eserinin adı nedir? İlyada nedir?
 |
5 S O N Y A N I T L A R (En Son İleti ılk Sırada) |
CrAzY_IVAN |
İletim - 18/02/2011 : 13:12:21 Maalesef. :) |
HighVoltage |
İletim - 18/02/2011 : 11:26:10 Hadi yaa :( |
CrAzY_IVAN |
İletim - 17/02/2011 : 22:31:33 Zeyna yani Xena'nın mitolojik bir varlığı, geçmişi yok zaten. Tamamen diziyle yaratılmış bir karakter. |
inter_23 |
İletim - 16/02/2011 : 11:30:34 Zeyna ile ilgili pek bilgim yok :) |
HighVoltage |
İletim - 16/02/2011 : 11:20:18 Eline sağlık, çok güzel olmuş. Hacı Zeyna(Xena)'yı da yazıversene :D |
|
|
|