Oyunda diğer çocuklarla iletişim kurabileceğimiz bir de akıllı telefonumuz olacak. Klasik harita ve envanter seçenekleri zaten mevcut durumda. Ayrıca çok çeşitli ve komik itemler de var. RPG'lerdeki potion sistemi South Park dünyasına adapte edilmiş. Soda içerek sağlığımızı arttırabiliyorken, Tweak'in kahvesi de hız verecek ki Tweak'in ne kadar heyecanlı bir karakter olduğunu bilirsiniz. Zıplama gibi platform öğelerinin bulunmayacağı oyunda, yakın ve uzak dövüş silahları da yer alıyor. Elbette sihirli asalar da buna dahil.
Saf RPG üzerine odaklanan oyunda, sıra tabanlı bir dövüş sistemi var. Grafiklerden ve South Park'ın yapısından dolayı en mantıklı seçim yapılmış fakat kağıt üzerinde güzel duran bu sistem, oynanışa nasıl etki eder bilinmez. Her ne kadar ben sıra tabanlı RPG ve stratejilerden büyük zevk alsam da, bu sistemden sıkılan birçok oyuncu da var. Bekleyip görelim, nasıl olacak diye.
Oyunun müzikleriyle ilgili pek birşey söyleyemiyorum şimdilik ama seslerin harika olacağını emin olabilirsiniz. Orijinal seslendirmeler büyük hava katacaktır. Obsidian, grafik motoru olarak da Dungeon Siege 3 motorunu tercih etmiş. Biliyorum, 2D grafiklerle düşününce bana da garip geldi bu seçim ama görmeden konuşmak olmaz. Dediğim gibi South Park: The Game 2D grafiklere sahip ve tamamen dizinin havasında olacak. Bug gibi durumlar olmazsa, grafiklerin sorun yaratmayacağını düşünüyorum. Zaten hiçbir South Park sever de oyunun 3D olmasını istemezdi, daha önce başarısız örneklerini de gördük.
Ön inceleme yazımızı yavaş yavaş sonlandırırken, başta da dediğim gibi bu oyundan oldukça umutlu olduğumu tekrar hatırlatayım. Bol bol güleceğimiz, eğleneceğimiz bir yapım bizi bekliyor gibi. Tabii herkese hitap etmeyecektir, özellikle diziyi izlemeyenlerin ben zevk alacağını dahi düşünmüyorum. Belki de bu birkaç ay içinde diziyi izler ve oyuna hazırlık yaparsınız, ne dersiniz? Herkese iyi oyunlar diliyorum.
cheat wife
go women love to cheat
how many guys cheat
catch a cheat why do women cheat on their husbands